12 Ekim 2010 Salı

drama çarpı iki

Evimizdeki dram bize yetmiyormuş gibi 'Öyle Bir Geçer Zamanki' adlı diziyle dramımızı ikiye katlamayı başarıyoruz.
Hahah seni aptal yoksa dizileri izleyip ağlıyor musun demeyi kesin.Hepinizin ağlamasanız bile gözleri dolduğu olmuştur.
Ki ben bu dizideki Osman karakterine hasta oldum.Zaten çocukları deli gibi severim ve çocuklarla iletişimim mükemmeldir.O çocuğu izledikçe her yerini mıncırasım geliyor.Böyle yanımda olsa da ısırsam öpsem koklasam oh mis.Öyle bir kardeşim olsaydı ne güzel olurdu yahu.Gerçi bizim evde o yaşta bi çocuk filmdeki durumundan farklı olamazdı orası da ayrı.Ehm neyse burayı geçelim.İşte dediğim gibi o çocuk beni çok ağlatıyor ya.O ağlarken böyle sanırsın ki yüreklerim dağlanıyor paramparça oluyor o derece yani.Düşünün artık.Nasıl bi oyunculuk yeteneği var yarabbim onda.Nazar değmesin tü tü tü maşallah.

Şunun tatlılığına bakar mısın.
Yahu bu çocuğu rol icabı olsa da ağlatmayın be abiler.
Valla billa çok üzülüyorum he.


"İnsanın içinde saklanan korkunç hayvanla o akşam ilk defa kendi ailemde tanıştım.Yuvalarından fırlamış gözleri,öfke içinde uzayan boyunları,şişen damarları ilk defa o zaman gördüm.Gırtlak parçalayan ürpertici haykırışları ilk defa o zaman işittim.Bu manzaralarla daha sonra da karşılaştım.Büyüdükçe insan alışıyor.Belki de büyümek diye bu alışmaya diyorlar.Ne zaman bağıran ağlayan haykıran öfkeli insan görsem bu hayvanla ilk defa karşılaştığım anki dehşeti,tedirginliği hatırlarım.Belki de.. Belki de bu yüzden bir yanım hep çocuk,hep suçlu kaldı.."


Eh bununla da duygulanmıyosanız ben daha ne diyim.

4 yorum:

  1. Ne zaman bağıran ağlayan haykıran öfkeli insan görsem bu hayvanla ilk defa karşılaştığım anki dehşeti,tedirginliği hatırlarım.Belki de.. Belki de bu yüzden bir yanım hep çocuk,hep suçlu kaldı.."
    belki de bu yüzden bir yanım hep çocuk kaldı.
    o kadar haklısın ki yorumunda. izlerken hem içimdeki öfke yükseliyor hem nefret bir kez daha ortaya çıkıyor. o ağladıkça çocukluğum gözümün önünden geçiyor.babaları olan o adama da her bölümde daha bir kinleniyor çocukluğumu,ergenliğimi benden alan büyüklere daha çok öfkeliniyorum.. zaten aileler,büyükler bir an unuturlar bizim de duygularımız olduğunu,varlığımızı..ama sonuçta hep olan çocuklara olur.içleri yaralı,kalpleri taştan(ya da bendeki etkisi böyle gelişti)işte bu yüzden maskeler giyer hergüne yeni bir tane.hergünü bir tiyatro sahnesi gibi yaşar ve her akşam o sahnede perde der..

    YanıtlaSil
  2. daha iyi açıklanamazdı..

    YanıtlaSil
  3. çocuğun bakışlarında ne çok sözcük saklı...

    YanıtlaSil
  4. Büyüyünce unutursun dediler ya hep bize, söylermisiniz neyi unuttuk? maruz kaldıklarımızı mı unuttuk, yoksa her şiddetsel döngü ertesi bizi bu yara izleriyle yüz üstü bırakanlarımı? Unutmadık, bizimle büyüdü onlarda. Ne zaman bizden bir iz taşıyan acılara tanık olsak, içimizde sakladığımız o yıkımlar ve acılar yeniden hortladı. Suçumuz çocuk olmaktı o zamanlar... Şimdi ise o çocuğu içimizde bir yerlerde hala yaşatıyor olmak.

    YanıtlaSil

sen de yaz yaz yaz bi kenara yaz bütün sözlerini