18 Mart 2015 Çarşamba

OFFF

Hayatında en korktuğun şey nedir diye sorsalar babamın ölmesi derim. Ikincisi diye sorsalar cevabım pişmanlık olur.

Ilki bahsetmeyi bırak düşünmekten bile korktuğum, aklımın en ufak köşesinden dahi geçse içimi ürperten, nefesimi kesen, kanımı donduran, gelecekte ne zaman ve nasıl olacağını bilmediğim ama olacağını bildiğimden hep göz ardı etmeye çalışıp köşe bucak saklandığım illet bi kader. Ikincisiyse bu kaderin beraberinde getirebilecegi pişmanlıklar.

Dört yıldır ailemden uzak yaşıyorum. Ne zaman uzun süreliğine yanlarına tatile gelsem evde hep bahar havası. Annem ve babamın yüzlerinde güller açıyo, hatta artık abimin bile, cok şükür. Ama ne zaman Istanbula döneceğim gunler yaklaşsa babamın yüzü bulutlu. Gidisimi bir gün dahi ileri tarihe alsam dünyaların onun olduğunu gözlerimle görüyorum inanın. Sonra onun o sevinen yüzüne bakarken diyorum ki kendime bi gün gelecek ve bunun için pişman olcak mıyım. Hayatımın en huzurlu, en güvenli, en mutlu dakikalarını, günlerini iş uğruna, okul uğruna, belki bekleyebilecek daha bir sürü dünyevi şeyler uğruna kaçırdığım için gün gelecek ve pişman olcak mıyım? Allahın cezası işe bir gün daha gec gidip babanın o gülen yüzünü daha fazla görebilirdin, annenin seni daha fazla öpmesine izin verebilirdin diye kahredicek miyim kendimi? Bir cift ayakkabı eksik alırdın, bir gun de dışarı çıkıp yemek yerine evinde yerdin ve daha fazla çalışmak zorunda kalmazdın. Şimdi bir başına, pişmanlıklarınla, asla geri gelmeyecek o zamanları deli gibi özleyip değerini bilmedigin için bütün bu üzüntüye layıksın diye kendimi yiyip bitiricek miyim?

Bu içimi simdiden kemiriyo. Bu cok kötü, bu iğrenç. Hayatta hep yapmak zorunda olduğumuz ve yapmak istediğimiz şeyin farklı olması bok gibi. Ne yaparsam yapıyım bi yanım hep eksik kalıyo. Bu beni öldürüyo, içimi oyuyo.

Köşe bucak kaçtığım korkularım gün gelicek ve beni saklandığım yerde bulacak diye çok korkuyorum. Korkularım beni öldürüyo. Çok korkuyorum..